Dün felaket ötesi bir gün yaşadım hala şokundayım.
Mekânları cennet olsun, ben atalarıma, aileme istediğim gibi bakabildim, hayır dualarını aldım çok şükür. Çalışma hayatına başladıktan hemen sonra, ailemin tüm sorumluluğunu alarak, onları defnedinceye kadar onlara ben baktım.
DSİ’de çalışıyordum. İşçi statüsünde çok iyi bir maaşım vardı. O yıllarda bize verilen yetki ile elektrik projeleri çiziyordum. Düğün fotoğrafçısı gazeteci, sunucu, tiyatrocuydum. Kendimi bildim bileli hep çalıştım. Ailemi hiçbir şeyden mahrum bırakmadım çok şükür. Keşke sağ olsalardı da, ben yine onlara bakardım hiç düşünmeden.
2 yıl önce uzak bir köyümüzde yaşayan, 1 gözü görmeyen yaşlı 10 m2.lik adeta çöp evde yaşayan bir annemize hayırsever katkıları ile 50 m2.lik bir ev yapmış, içini döşemiştik el birliği ile. 2 ay önce diğer gözünün de kapandığını öğrenince doktorumuza durumu anlatan bir mesaj yazıp “imdat” çağrıma SDH. Göz Dr. Esat KARADEMİR randevu vererek çok mutlu etmişti bizi. .Dün annemizin ilk kapanan gözünün ameliyat günüydü. Annemizi köyden sabah hastaneye getirmedi oğlu. Bir sürü bahaneler… Ben ne yapar eder ulaştırırdım benim anam olsa. Ben kendisine bozuk çalınca da “kör kalsın. Kör yasasın görmesini istemiyorum” dediğinde, kendimi kaybettim ve en nefret ettiğim cümle çıktı ağzımdan. ”Allah belanı versin.”
O saatte Salihli’den yaşadığı köye araç bulup gidip, yaşlımı getirmem öğleni bulacaktı. Yaşlı kadında tartışmamıza tanık olmuştu ya, kahrolmuştu. Bu nasıl evlatlık, bu nasıl vicdansızlık, bu nasıl bir öküzlük, diyeceğimde öküz bile ondan daha faydalı. Anasının yaşlılık maaşının kartını bile alan, kadını aç bırakan, köylünün baktığı o kadına, o anaya yazık değil mi? Adamlık bu mu? Hadi oradan, ben ondan 50 kat daha vicdanlı, adam değil ama gerçek yürekli bir insan kadınım. Öyle adam olacağıma böyle yürekli bir kadın kalmaya da razıyım. Ben bensem ben Gülgün YALVAÇ isem, gerekli tüm mercilere başvuracak ve o kadını o canavar, vicdansız, şerefsiz evlat tan kurtaracağım göreceksiniz. Hiç kimse olmasa, böyle bir anneyi kabul edecek huzurevlerimiz var. Kalan 3 günlük ömrünü, tertemiz bir ortamda, gözleri açılıp karnı tok, üstü pek yaşaması için ben elimden geleni yapacağım. Göreceksiniz…
Hafta sonu 10 yıl sonra Adala Şeftali şenlikleri yapıldı eski beldemiz şimdiki mahallemizde. Muhteşem Adala regülatörü önünde, çevre mahallelerden gelen binlerce insana ev sahipliği yaptı Adala. Yani istenince oluyormuş. Seçim yaklaşırken farkına vardı belediyemiz çok şükür. Yine de teşekkürler. Binlerce insan için unutulmaz bir gün olmuş gidenler için.
Yazdığım yazıdan 1 gün sonra Kent meydanındaki bayrağımız asıldı sonunda. Teşekkürler Salihli belediyesi…
Amaaaa:
Hala Salihli sokakları delik deşik. Her köşede doğal gaz reklamı varda, doğal gaz için kazılan çukurlar, aylarca kapatılmıyor. Toz toprak yollarda, bütün araçlar zorda. Seyrantepe Fatih Caddesi şehir içi dolmuşları gibi her gün yüzlerce araçların geçtiği bir cadde. Ben yazdıkça toprak atıyorlar. Yağan her yağmur toprakları alıp götürüyor. Âmâ belediye yandaşları olan bir mütahitin yaptığı ara sokakta kazılan çukurlar anında asfaltla kapatılıyor. Âmâ 100 metre devamı yarım bırakılarak.” Doğru dürüst kaç sokak –cadde kaldı?” derseniz bir elin parmaklarını geçmez.
Belediye hizmetleri yandaşa değil herkese lazım aslında.
2 gün önce Kurtuluş mahallesinden eşya almaya gittim.220 Sokakta acayip bir duman. Karşıda Aşkın Kardeşler ekmek fırını. Yanan fırının dumanı yan bahçeye açılmış bir delikten ara bahçeye çıkıyor ve tüm mahalleye dağılıyor.
“Nasıl olur ev sahipleri nasıl izin veriyor? Dediğimde, apartman sakinlerinin şikayetçi olduğunu ama tehditlerle sindirildiğini anlattı komşuları. Şok oldum. Koskoca Salihli belediyesi böyle bir usulsüzlüğe nasıl ve neden izin veriyor ,çok merak ettim doğrusu..
Şimdi bunları yazıyorum yine “Kötü kadın Müzeyyen gibi gösterecekler beni ya, olsun. Doğru söyleyeni 9 köyden kovarlar da, ben hala buradayım. Kargadan korkan darı ekmez ben neler ekiyorum neler. Salihli belediyesi güzel bir şeyler yap ne olur. Yazmazsam namerdim…
Yorum yazarak Manisa Hür Işık Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Manisa Hür Işık Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Manisa Hür Işık Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Manisa Hür Işık Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Manisa Hür Işık Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Manisa Hür Işık Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Manisa Hür Işık Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Manisa Hür Işık Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.